naylondaki koku

havaların kendine gelmesi ile ben de kendime gelebildim.

yapılan onlarca yemeği tarif defterime bile yazamadım ki buralara yazayım. seyahatler de cabası…

bugünkü konumuz streç filmler ve naylon torbalardaki  deterjan kokusu. birtek ben miyim bu koku meselesine bu kadar hassas olan. aldığım güzelim peynirlerinden gelen deterjan kokusu tamamen peynirin içine içlemiş durumda oluyor eve gelene kadar. sonra etraflarını derin birşekilde kesip peynirin yarısını çöpe atıyorum. burada bitmiyor, ben peynirimin yarısından oluyorum, ziyan, içim acıyor. bir sonraki ziyaretimde bunu firma sahibine yetkilisine söylüyorum. cevap çoğunlukla aynı… kimseden şikayet gelmedi… ben diğer insanların umursamazlığının ve koku almazlığının ceremesini çekiyorum. yazık günah o peynire. saçmalık. ama streç filmleri temizleme deterjanları arasında tutarsan olacağı budur. naylon torbaya konan elmaya bile bu koku geçiyor. manav poşetlerinden bahsediyorum, zaten alışveriş için naylon torba değil, çantamdaki baggu veya benzeri taşıma torbalarını kullanıyorum…

aşçının notu: bugün tarif yok. zaten kondra dönüşü koşuşturmadan daha pişirmeye geçemedim. aşçının sesi: gene başladı sosyetik-zevksiz-yılbaşı-program-duyuruları…