Çocukların keyifli sesleri içinde uzun ve lezzetli bir gece…
Sohbet, yemek, içki, rüzgar, duman, çocuk sesleri, kahkahalar, üniversite anıları…
Yalın ayak çimenler, uzaktaki deniz, solan ışıklar…
Mangalda antrikot, köfte ve kanat ve benim en son ızgaraya koyduğum üzümler…
Bol sarımsaklı semizotu salatası, patates salatası, patlıcan salatası, çoban salatası, ve helme helme barbunya.
İnselim’in ellerine sağlık, hepsi çok leziz.
İnsel hiç oturmadı ama hep yanımızdaydı, ev sahipliği eksiksizdi.
Ersin de önce mangalda sonra bir baktım mangal maşası ellerimde.
Araya bir iki kadeh buz gibi rakı girdi tabii…
Sohbet iki muhteşem kızla heyecanlanıp, onlar gidince sakinleşiyordu.
Leyla aynı İnsel, Ayşe ise Ersin! Her ne kadar onlar tersini söylese de.
Aslı gene tüm enerjisi ve Eylem ise hem müzik hem de dünya görüşü ile bizleri mutlandırdı.
Zack ile gecemiz bitsin istemedik.
Gece sonunda ise mutlu bir gülümseme vardı yüzümüzde evimize doğru yol alırken.