sabah

İtalya’dan ayakkabı alışverişi yerine yemek alışverişi yaptım her zamanki gibi. Zaman olmadığı için az bir erzak ama olsun. Prosciutto cotto, provolone ve yumurtaları çevirip bir scrambled eggs, yani çırpılmış yumurta yaptım.
Aysun’un sütünü de katınca yumurtalara, ve az pişirince, hafif sulu ve şahane bir kahvaltı oldu.
Yanında Bialetti’den fışkıran sert bir iki bardak kahve.
Hava güzel.
Ev güzel.
Bir bardak daha soğuk süt…
Ama o ayakkabıları da aklımdan çıkartamıyorum doğrusu, ah Milano!